İNSAN!
Sevgili dostlar, bugünkü yazımda biraz insandan bahsetmek istiyorum.
Bir eğitimci olarak uğraşımız hep insanla. Öğretmen, öğrenci, anne, baba vs…
Çalışmamız, işimiz hep insanı eğitmek, değiştirmek, geliştirmek üzerine. Biliyoruz ki eğitilmiş ve donanımlı bir insan dünyayı değiştirmenin tek yolu. İnsanı değiştiriyorsun dünya değişiyor. Dünyada yaşanan olaylara baktığımızda, savaşlar, zulümler, işgaller, mekanik ve biyolojik silahlar bir tarafta; icatlar, buluşlar, bilimsel gelişmeler bir tarafta. Ve hepsi insan ürünü. O zaman üzerinde kafa yormamız gereken konu insan, insan eğitimi. Kazanılan bir birey gelecek adına yapılan en önemli çalışma. Ve çocuklarımız, geleceğimizin teminatı çocuklarımız, ailemizin ve ülkemizin en büyük sermayesi.
İnsanla ilgili üç soruya cevap bulmaya çalışalım.
İnsan Nedir?
İnsanın fıtratına baktığımızda, yaratıcı insana çok güzel donanımlar vermiş. Ve bu donanımlar öyle bir sarmal yapı oluşturmuş ki aynı bir DNA’nın gen zinciri gibi iç içe geçmiş durumda ve insanı kuşatmakta.
Ruh, zihin, beden ve duygular...
İnsanın bu kısımları ile ilgili belli bir düzey ve gerekli bir konfor oluşmadığında aksaklıklar oluşmakta. Bir bölümdeki pozitif değişiklik diğer alanlara da pozitif olarak yansımakta. İnsanla ilgili yapılan herhangi bir çalışmada bu özelliklerden herhangi biri ihmal edildiğinde, ıskalandığında, önemsenmediğinde neticeye ulaşmak zor. İnsanın bu dört unsuru hangi kaynaktan nasıl ve ne şekilde beslenirse ona göre bir yapı teşekkül etmekte. Ve nevi şahsına münhasır, gen yapısı ve parmak izinde olduğu gibi, kendine has eşi benzeri olmayan bir insan ortaya çıkmakta. İnsanın bedeninde biyolojik, zihninde bilişsel, duygularında psikolojik ve ruhunda manevi açıdan bir bütün olarak gelişme sağlanınca sağlıklı bireyler ve toplumlar oluşmakta.
Ayrıca insana verilmiş üç önemli nimet var; akıl, zaman ve genetik potansiyel…
İnsanoğlu kendine verilmiş sınırlı zamanda aklını kullanarak genetik potansiyelini değerlendirir. Büyük bir sınavın içinde olduğunun bilinciyle hareket eder.
İnsan Ne İster?
Gerek okulda; gerek evde, sokakta, işyerinde nerede olursa olsun; ne yapılırsa yapılsın, insanın bir takım temel fıtri ihtiyaçları var. Bunlar karşılandığında değişim ve gelişim oluşturmak daha kolay oluyor.
Peki, insanoğlu ne ister?
İnsan var olmak ister. Hayatına değer katan güçlü bir anlam duygusu insanı ayakta tutar ve hayata bağlar. İnsan yaptığı her işte bir anlam ister ve her işe bir anlam katar. Bu anlam duygusu kadar vardır. Sonra insan bulunduğu ortamda güvende olmak, güvende kalmak ve etrafına güvenle bağlanmak ister. Bulunduğu ortamda önce saygı sonrada sevgi görmek ister. Saygı ve sevginin karşılıklı ve devamlı olmasını ister. Ve geleceğe umutla bakmak, umutla yol almak ister. Umutlarıdır insanı hayata bağlayan…
Disiplinli, sistemli bir ortamda öğrenerek değişim sürecinde olmak ister insan. Eğlenceli bir öğrenme süreci enerjisine enerji katar. Öğrenilenlerin uygulamaya geçmesi ve yeni bir şeyleri üretmek insanın yolculuğuna anlam katar.
Yaşam yolculuğunda, yaptığı işte ve evde başarılı, mutlu, huzurlu, özgür ve özgün olmak ister…
Bunlardan biri ya da birkaçı yakalandığında, bunlar üzerinde çalışma yapıldığında, yapılan iş her ne ise daha çabuk neticeye ulaşmak mümkün.
İnsan sevildiğini, değer verildiğini, önemsendiğini, ciddiye alındığını, işe yaradığını hissederse bunun karşılığında yapamayacağı fedakarlık yoktur. Yaptığı işten, bulunduğu görevden, sahip olduğu mevkiden dolayı değil de, eşrefi mahlukat, yaratılmışların en şereflisi yani insan olduğu için…
Çok şey istemiyor aslında. İnsan olarak muamele görmek, insan olduğunu hissetmek istiyor.
İnsan Nasıl Motive olur?
Dünyada insan üzerine yapılan birçok çalışma ve araştırma var. Özellikle büyük şirketler iş verimliliğini artırmak için her türlü çalışmayı yapıyor. Gerek bu tarz kaynaklardan okuduklarım, gerekse kendi bireysel tecrübe ve gözlemlerimden yola çıkarak geldiğim nokta şu; insan, bulunduğu bir ortamda;
Öğreniyorsa, üretiyorsa, eğleniyorsa, değerli, umutlu ve özgürse daha başarılı, verimli, mutlu ve huzurlu oluyor. Ve daha özgün hale geliyor.
İster yönetici olsun, ister yönetilen...
İster öğretmen olsun, ister öğrenci…
İster anne baba olsun, ister çocuk...
Vesselam…
“İşimiz, gücümüz, derdimiz insan!”
Mustafa TEZCAN